Hüseyin RAHMİ GÜRPINAR

Söz Varlığı Çalışması

Hüseyin Rahmi Gürpınar Söz Varlığı Çalışması

Sevgili Ziyaretçiler Sizleri Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olan Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın eserlerine dair bir derleme ile buluşturmanın gururunu yaşıyoruz. Bu derleme, Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın yazdığı eserlerin bir araya getirilmiş bir koleksiyonu olup, bu büyük yazarın zengin dünyasına derinlemesine bir bakış sunmayı açıklamaktadır.

Tamamını Oku

19. yüzyıl sonları ile 20. yüzyıl başlarında Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti'nin edebiyat
sahnesinde öne çıkan isimlerden biri olan Hüseyin Rahmi Gürpınar, kendi kendini yetiştirmiş, özgün ve
yenilikçi bir yazardır. İstanbul Ayaspaşa'da 1864 yılında doğan bu değerli yazar, hem resmi hem de özel
eğitimden yoksun olmasına rağmen, zengin hayal gücü ve geniş okuma yelpazesiyle edebiyat dünyasında kendine
sağlam bir yer edinmiştir.

Gürpınar, genç yaşta yazmaya başlamış ve on iki yaşında ilk piyesi 'Gülbahar Hanım'ı kaleme almıştır. Ancak bu
eser, Aksaray yangınında kaybolmuştur. Edebiyat yolculuğu boyunca Fransız edebiyatından büyük etkilenen yazar,
özellikle Alexandre Dumas Père, Jules Lermina ve Ahmed Midhat Efendi'nin eserlerinden derin izler taşımıştır.

Yazarlık kariyerine gazetecilik yaparak başlayan Gürpınar, 'Tercümân-ı Hakîkat' gazetesinde Ahmed Midhat
Efendi'nin desteğini alarak edebi ve sosyal meseleler üzerine yazılar yayımlamış, çeviriler yapmıştır. 1901'de
'Alafranga' adlı romanı sansürle karşılaşsa da, II. Meşrutiyet'in ilanından sonra edebiyat hayatına tam
anlamıyla dönmüş ve pek çok eserini bu dönemde kaleme almıştır.

Gürpınar'ın hikâye ve roman anlayışı, sosyal faydayı ön planda tutan bir yaklaşımı yansıtır. Realist ve
natüralist öğeleri kendi özgün tarzıyla harmanlayan yazar, romanlarında eklediği önsözler ve yazılarıyla
edebiyatı bir tür sosyal hiciv aracı olarak kullanmıştır. Kendine özgü mizahi üslubuyla, toplumdaki ahlaki ve
sosyal meseleleri ele alırken, bireylerin psikolojik ve sosyolojik şartlarını da göz önünde bulundurmuştur.

Hüseyin Rahmi Gürpınar, eserlerinde İstanbul’un çok yönlü sosyal yapısını, şehrin renkli folklorunu ve dönemin
sosyal hayatını ustalıkla anlatmıştır. Romanlarında sıkça rastladığımız alafranga züppeler, mürebbiyeler,
deliler ve daha birçok karakter, Osmanlı ve erken Cumhuriyet döneminin toplumsal tablosunu canlı bir şekilde
resmeder.

Edebiyatımızda sadeliği ve halkın anlayabileceği bir dil kullanmayı savunan Gürpınar, bu özellikleriyle
edebiyatın halk tabakasına ulaşmasında önemli bir rol oynamıştır. Ayrıca, edebiyatın yanı sıra müzik, resim ve
fotoğraf gibi sanat dallarına da ilgi duymuş, bu alanlarda da yeteneklerini sergilemiştir.

Web sayfamızda yer alan Hüseyin Rahmi Gürpınar derlemesi, bu önemli yazarın hayatını, eserlerini ve edebi
katkılarını detaylı bir şekilde ele alıyor. Gürpınar'ın eserlerini, düşünce dünyasını ve toplum üzerindeki
etkilerini daha yakından tanımak için sizleri derlememizi incelemeye davet ediyoruz.

Prof. Dr. Nurettin Demir

Öğr. Gör. Sinan YALÇINKAYA

40

Kitap

12.288

Erat netus

143.000

Tekil Kelime

2.5m

Toplam Kelime

Hüseyin Rahmi Gürpınar

17 Ağustos 1864 tarihinde İstanbul'da doğdu. Hünkâr yaveri Mehmet Sait Paşa'nın oğlu olan Hüseyin Rahmi, üç yaşında iken annesinin ölümü üzerine, Girit'te bulunan babasının yanına gönderildi. İlkokula başladı ancak babasının evlenmesi üzerine altı yaşında tekrar İstanbul'a anneannesinin yanına gönderildi ve eğitimine burada devam etti. Yakubağa Mektebi, Mahmudiye Rüşdiyesi ve idadide okuyan Hüseyin Rahmi, tarihçi Abdurrahman Şeref Bey'in himayesiyle Mekteb-i Mülkiye'ye girdi (1878). Okulun ikinci sınıfında iken ciddi bir hastalık geçiren Hüseyin Rahmi buradaki öğrenimini yarıda bıraktı (1880). Kısa bir süre, Adliye Nezareti Ceza Kalemi'nde memur, Ticaret Mahkemesi'nde Azâ Mülazımı olarak çalışan Hüseyin Rahmi hayatını kalemiyle kazanmaya çalıştı.

1887'de Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazmaya başlayan Hüseyin Rahmi, ardından İkdam ve Sabah gazetelerinde mütercim ve muharrir olarak çalıştı. II. Meşrutiyet döneminde 37 sayı süren Boşboğaz ve Güllâbi adlı bir gazete çıkardı. İbrahim Hilmi Bey ile birlikte çıkardığı Millet gazetesi de uzun ömürlü olmadı. 1925-1927 yılları arasında yayımlanan Türk Kadın Yolu adlı derginin yazarları arasındaydı.[1] Sonraki çalışmalarını İkdam, Söz, Zaman, Vakit, Son Posta, Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerine neşretti. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 5. ve 6. dönemlerde Kütahya milletvekili olan Hüseyin Rahmi, ömrünün son otuz bir yılını geçirdiği Heybeliada'daki köşkünde 8 Mart 1944 tarihinde öldü ve oradaki Abbas Paşa Mezarlığı'na defnedildi.